Reşat Nuri Erol
Prof Dr Mehmet Tekelioğlu; Bu mezarda bir garip var
1.03.2023
220 Okunma, 0 Yorum

 

Bu mezarda bir garip var


Mehmet Tekelioğlu

 

Bu köşede bundan önce çıkan iki yazıda Türkiye’de depremle baş edebilmek için yepyeni bir anlayışa ihtiyaç olduğunu söyledim. Mevcut anlayışla depremle baş edilemeyeceği ortaya çıkmıştı. Zira ne yeni binalar, yani 2000 yılından sonra inşa edilen binalar depreme mukavemet edebilmişti ne de eski yapılar. Üstelik depremin ilk günlerindeki dağınıklık kurtarılabilecek pek çok insanın ihmal ve aldırmazlık sonucu kaybına yol açmıştı. Bütün bu acı sonuçlara rağmen hiçbir yetkili ne istifa etmiş ne de özür dilemişti. İşte bütün bunları göz önüne alınca zihnimde bahis konusu yepyeni anlayışın detaylandırılması gerektiğine dair kıvılcımlar belirmeye başladı. Yeni bir anlayıştan murat ne idi? Nasıl olacaktı da Türkiye böyle bir anlayışa kavuşacak ve sorunlarını halletme yoluna girecekti?

Bu arada gözüme bir haber çarptı. Adıyaman’da Belediye binası yerle bir olurken hemen karşısındaki AB Projesi kapsamında inşa edilen biri ayaktaydı. Bir bakanlığa aitmiş bu dışı bütünüyle cam kaplı bina. Camları bile kırılmadan sapasağlam duruyor. Belli ki Avrupa Birliği ilkeleri çerçevesinde çok sıkı denetimden geçmişti bina inşaatın her safhasında. Binayı inşa edenlerle denetleyenler farklı kurumsal yapılardan geliyorlardı. Bizde müteahhitle bina denetimini yapanlar birbirleriyle organik bir ilişkiye sahiptirler. Çok örneği var. AB denetimli projelerde bu organik ilişkiye asla izin verilmez.

Ben de bir AB projesinde görev yaptım. Konunun inşaatla bir ilgisi yoktu ama neticede başında bulunduğum projede milyon euroyu geçen bir para harcandı. Parlamentolararası Değişim Diyalog Projesinde harcamaların her aşamada nasıl sıkı bir denetime tabi tutulduğunu yakından biliyorum.

Sözü fazla uzatmayayım. Denetim eskilerin dilinde murakabe olarak geçer. Sanki bu kelimedeki anlam ağırlığı denetim kelimesinden daha fazla. Bir iç murakabeye sahip olmadan herhangi bir denetim görevinin hakkıyla yapılaşmayacağı şeklinde bir kanaat var bende. Bu iç murakabe kiminde Allah aşkı olarak tecelli eder kiminde etik değerler olarak. İkisi de yoksa denetim göstermelik kalmaya mahkumdur.

Helallik istemekle çok önemli bir zaaf, depremin hemen sonrasındaki acil müdahale yetersizliği gözlerden uzak tutulamaz. Kimsenin kötü niyetli olmadığını biliyoruz. Fakat bu işte ihmal yoktur diyemeyiz, boş vermişlik yoktur diyemeyiz, iş bilmemezlik yani liyakat noksanlığı yoktur diyemeyiz, adam kayırma yoktur diyemeyiz. Sonunda bu zaaftan mesul kurumun ne iç denetime ne de dış ve bağımsız denetime sahip olduğunu görürüz.

Modüler yapı diye bir kavram var. Ayrıca küçük güzeldir kavramını da bununla beraber mütalaa ederiz. Her birim kendi içinde bağımsız ama toplu görünümde bir büyük bütünsel yapı hasıl eder bu modüler birimler. Bütün modüler yapıların bağımsızlığını yok ederek hepsini tek elden yönetmeye kalkınca ortama kaos yani karmaşa hâkim oluyor. Bütün alt birimler en tepeden talimat bekliyor. Gecikme kaçınılmaz oluyor dolayısıyla. Hiç kimse inisiyatif kullanamıyor.

Girişte sözünü ettiğim yepyeni bir anlayış için AB’nin bir imkân sunduğu açık değil mi? Bu konuda sayılabilecek daha pek çok gerekçe var. Demokrasi aslında sürekli bir denetim ve kontrol mekanizması kurmayı da âmirdir ve bunun çok iyi bir örneği olarak duruyor AB önümüzde.

İslam dünyası hayatın her alanını düzenleyen müşahhas kurallar koyamıyor ortaya. Sadece her şeyin İslam içerisinde mevcut olduğunu söylemekle yetiniyor. Kurtuluş İslamda en bilinen sloganlardan biri. Hem böyle söyleyip hem de bu iddiayı somut bir örneğe çevirme cehdi yok slogana sahip çıkanlar arasında. Dolayısıyla merkezi ve yerel yönetim, hukuk, murakabe ve hesap verebilirlik ve benzeri pek çok alan açık ve anlaşılır kurallara bağlanmış olmuyor.

Demokratik bir yönetime sahip olduğunu iddia eden pek çok ülke var. Ama gerçek demokrasi öyle kolayına elde edilmiyor.

Benim AB söylemim tamamen kural ve kaideler sebebiyledir.

Bu hususlar rasyonel tarafımı yansıtıyor biraz. Türkiye’nin geçmiş yirmi - yirmi beş yıllık dönemine ve geldiğimiz noktaya bakarak karar vermek gerekiyor. Varsa bir fikriniz bunu yaygınlaştırmak için önce özgürlük gerekiyor. Türkiye gittikçe bu noktadan uzaklaşıyor. Tam demokrasiden hibrit demokrasiye doğru yol alıyoruz hızla. Demokrasi ile otoriter anlayışın karışımı.

Rasyonel tarafım beni de zaman zaman çok rahatsız ediyor. Bu konular üzerinde düşünmek üzüyor insanı. Ama ne yaparsınız ki bunlarsız olmuyor.

Rasyonel tarafımdan kurtulmak zor olsa da sürprizler de olmuyor değil hayatta.

Depremin sanırım ilk on beş günü TRT Müzik daha çok tasavvuf müziğimizden örneklere yer verdi. Bana iyi geldi. Deprem görüntülerini ve birkaç bilim adamının görüşlerini yansıtan yayınlar hariç hiçbir yorumcuya kulak veremedim. Ne kulak vermesi, çok rahatsız ediciydi bu tavırlar. İfratla tefrit bir aradaydı.

Sonraki günlerden birinde yine TRT Müzik kanalına baktığımda yayının eski haline döndüğünü gördüm. Fakat yine de tatlı bir ezgi vardı yayında. Kulak verdim “Bu mezarda bir garip var” diye sesleniyorlardı iki aşık. Âşık Mahzuni Şerif’in türküsü. Daha sonra defalarca dinledim. “Toprak olmuş umutları” diye sesleniyorlardı garipler için. Ne kadar garip idi onlar.

Siz bakmayın benim rasyonel takıntılarıma. Deprem bölgesinde gördüğünüz her mezar gariplerle dolu. İlk günlerin toprak altında kurtarılmayı bekleyen ama koordinasyon kaosu sebebiyle ilk kırk sekiz saatte el atılamayan garipleri…Vaktinde tedbir alınmayan binaların garipleri. Sanki halledilemezmiş gibi kentsel dönüşümün suçunu başkalarına yıkan aciz yöneticilerin kurbanı garipler. Garipler, ah garipler…

Yunus ne diyordu: “Bir garip ölmüş diyeler/ Üç günden sonra duyalar/ Soğuk su ile yuyalar/ Şöyle garip bencileyin…” Yunus asırlar öncesinden üç gün sonra duyanları teşhis ediyor. Öyle helallikten falan da bahsetmiyor. Ne de olsa nezaket sahibi Bizim Yunus… 

“Bu mezarda bir garip var” diyordu ya âşıklar. Dinlerken hüzne bulanıyorsunuz. Dinleyin görün isterseniz. Sözlerini almazsam buraya, garipler bana sitem edebilir. Her ne kadar ben sitemi hak ediyorsam da…

Hızlı hızlı giden yolcu
Bu mezarda bir garip var
Bak taşına acı acı
Bu mezarda bir garip var

Kurumuş yeşil otları
Toprak olmuş umutları
Gökte mazi bulutları
Bu mezarda bir garip var

İzi bile yok dünyada
Onu aramak beyhude
Ne gezersin bulutları
Bu mezarda bir garip var

Gökler yüksek toprak derin
Rüzgâr eser serin serin
Senin olsun çiçeklerin
Bu mezarda bir garip var

Etrafı ağaç dizili
Vücudu toprak sızılı
Taşı Mahzuni yazılı
Bu mezarda bir garip var

mtekeli35@gmail.com

@mtekeli35

 

 

 

 

 

 






Son Eklenen Makaleler
Reşat Nuri Erol
Seçimden sonra acilen yapılması gerekenler…-6
4.06.2023 153 Okunma
15 Yorum 04.06.2023 12:39
Reşat Nuri Erol
Seçimden sonra acilen yapılması gerekenler…-5
3.06.2023 156 Okunma
15 Yorum 03.06.2023 08:36
Reşat Nuri Erol
Seçimden sonra acilen yapılması gerekenler…-4
2.06.2023 178 Okunma
17 Yorum 02.06.2023 14:00
Reşat Nuri Erol
Seçimden sonra acilen yapılması gerekenler…-3
1.06.2023 235 Okunma
16 Yorum 01.06.2023 09:09
Reşat Nuri Erol
Seçimden sonra acilen yapılması gerekenler…-2
31.05.2023 276 Okunma
15 Yorum 31.05.2023 11:27
Reşat Nuri Erol
Seçimden sonra acilen yapılması gerekenler…-1
30.05.2023 264 Okunma
15 Yorum 30.05.2023 10:57
Reşat Nuri Erol
Hemşeri dernekleri kalkınma kooperatifleri olmalı - 4
28.05.2023 177 Okunma
16 Yorum 28.05.2023 12:59
Hilal Çekmen
ADİL DÜZEN İÇİN YÖNETİMDE KİMLİKSİZLEŞMEDEN VAR OLMAK
27.05.2023 94 Okunma
Reşat Nuri Erol
Hemşeri dernekleri kalkınma kooperatifleri olmalı - 3
27.05.2023 209 Okunma
15 Yorum 27.05.2023 09:47
Reşat Nuri Erol
Hemşeri dernekleri kalkınma kooperatifleri olmalı - 2
26.05.2023 192 Okunma
15 Yorum 26.05.2023 09:46
Reşat Nuri Erol
Hemşeri dernekleri kalkınma kooperatifleri olmalı-1
25.05.2023 226 Okunma
15 Yorum 25.05.2023 07:01
Hilal Çekmen
ADİL DÜZENDE AİLE, KADIN VE ÇOCUKLAR NASIL KORUNUR-4
24.05.2023 111 Okunma
Reşat Nuri Erol
Prof. Dr. Mehmet Tekelioğlu Kendin ol… Hangi ben…
24.05.2023 72 Okunma
1 Yorum 24.05.2023 05:52
Reşat Nuri Erol
Kur’an ve ilim 1216. hafta seminer notlarından - 3
24.05.2023 172 Okunma
15 Yorum 24.05.2023 05:36
Reşat Nuri Erol
Kur’an ve ilim 1216. hafta seminer notlarından - 2
23.05.2023 193 Okunma
15 Yorum 23.05.2023 11:02
Özer Ataç
YZ Çözümlemesi
22.05.2023 462 Okunma
Reşat Nuri Erol
Kur’an ve ilim 1216. hafta seminer notlarından - 1
22.05.2023 195 Okunma
15 Yorum 22.05.2023 10:22
Reşat Nuri Erol
‘Zulmedenler bilgisizlikle hevalarına uydular’-6
21.05.2023 191 Okunma
14 Yorum 21.05.2023 15:01
Özer Ataç
Antrakt
21.05.2023 955 Okunma
Reşat Nuri Erol
‘Zulmedenler bilgisizlikle hevalarına uydular’-5
20.05.2023 227 Okunma
14 Yorum 20.05.2023 11:17
Reşat Nuri Erol
‘Zulmedenler bilgisizlikle hevalarına uydular’-4
19.05.2023 256 Okunma
14 Yorum 19.05.2023 08:35
Reşat Nuri Erol
‘Zulmedenler bilgisizlikle hevalarına uydular’-3
18.05.2023 224 Okunma
14 Yorum 18.05.2023 10:52
Reşat Nuri Erol
Prof. Dr. Mehmet Tekelioğlu; Bundan sonra…
17.05.2023 89 Okunma
Reşat Nuri Erol
‘Zulmedenler bilgisizlikle hevalarına uydular’-2
16.05.2023 258 Okunma
14 Yorum 16.05.2023 09:16
Reşat Nuri Erol
‘Zulmedenler bilgisizlikle hevalarına uydular’-1
15.05.2023 265 Okunma
15 Yorum 15.05.2023 10:22
Reşat Nuri Erol
Deprem; depremden sonra… Seçimden sonra...
14.05.2023 370 Okunma
15 Yorum 14.05.2023 10:08
Hilal Çekmen
ADİL DÜZENE GİDEN SÜREÇTE HAZIR HALE GELMEK-2
13.05.2023 159 Okunma
Reşat Nuri Erol
Adil Düzen; millî restorasyon, yeni bir düzen - 8
13.05.2023 253 Okunma
15 Yorum 13.05.2023 11:41
Reşat Nuri Erol
Adil Düzen; millî restorasyon, yeni bir düzen - 7
12.05.2023 274 Okunma
15 Yorum 12.05.2023 07:41
Hilal Çekmen
ADİL DÜZENE GİDEN SÜREÇTE HAZIR HALE GELMEK-1
11.05.2023 196 Okunma
Reşat Nuri Erol
M.Tekelioğlu; Bizim evin kapısını muhalefet çalarsa...
11.05.2023 56 Okunma
Reşat Nuri Erol
Adil Düzen; millî restorasyon, yeni bir düzen - 6
11.05.2023 273 Okunma
15 Yorum 11.05.2023 10:03
Reşat Nuri Erol
Adil Düzen; millî restorasyon, yeni bir düzen - 5
10.05.2023 312 Okunma
15 Yorum 10.05.2023 10:58
Reşat Nuri Erol
Adil Düzen; millî restorasyon, yeni bir düzen - 4
9.05.2023 325 Okunma
16 Yorum 09.05.2023 11:43
Reşat Nuri Erol
Mehmet Tekelioğlu; Medeni: Bir mazlumun sessiz çığlığı
8.05.2023 104 Okunma
Reşat Nuri Erol
Adil Düzen; millî restorasyon, yeni bir düzen - 3
8.05.2023 313 Okunma
15 Yorum 08.05.2023 10:39
Hilal Çekmen
ADİL DÜZENDE AİLE, KADIN ve ÇOCUKLAR NASIL KORUNUR? -3
7.05.2023 187 Okunma
Reşat Nuri Erol
Adil Düzen; millî restorasyon, yeni bir düzen - 2
7.05.2023 295 Okunma
15 Yorum 07.05.2023 11:54
Reşat Nuri Erol
Adil Düzen; millî restorasyon, yeni bir düzen - 1
6.05.2023 340 Okunma
15 Yorum 06.05.2023 08:27
Reşat Nuri Erol
Türkiye ya da Anadolu Endülüs’e benziyor mu?-4
5.05.2023 286 Okunma
15 Yorum 05.05.2023 09:41
Reşat Nuri Erol
Türkiye ya da Anadolu Endülüs’e benziyor mu?-3
3.05.2023 294 Okunma
15 Yorum 03.05.2023 07:58
Reşat Nuri Erol
Türkiye ya da Anadolu Endülüs’e benziyor mu?-2
2.05.2023 299 Okunma
15 Yorum 02.05.2023 06:15
Reşat Nuri Erol
Türkiye yani Anadolu Endülüs’e benziyor mu?-1
1.05.2023 340 Okunma
16 Yorum 01.05.2023 16:35
Hilal Çekmen
ADİL DÜZENDE AİLE, KADIN VE ÇOCUKLAR NASIL KORUNUR?-2
30.04.2023 292 Okunma
Reşat Nuri Erol
Adil Düzen ve “Erbakan’ın mirasçıları” yazısı-14
30.04.2023 328 Okunma
16 Yorum 30.04.2023 09:27
Reşat Nuri Erol
Adil Düzen ve “Erbakan’ın mirasçıları” yazısı-13
29.04.2023 289 Okunma
16 Yorum 29.04.2023 12:44
Mete Firidin
İncil ve İnciller
29.04.2023 166 Okunma
Reşat Nuri Erol
Adil Düzen ve “Erbakan’ın mirasçıları” yazısı-12
28.04.2023 396 Okunma
17 Yorum 28.04.2023 10:03
Reşat Nuri Erol
M.Tekelioğlu; Partililer bizim evin kapısını çalarsa...
26.04.2023 97 Okunma
Reşat Nuri Erol
Adil Düzen ve “Erbakan’ın mirasçıları” yazısı-11
24.04.2023 321 Okunma
17 Yorum 24.04.2023 16:37